16 Ağustos 2017 Çarşamba

KKTC Turizm ve Çevre Bakanı Fikri Ataoğlu- Ekonomi Gazetecileri Derneği (EGD) -Yılmaz Parlar

Kuzey Kıbrıs'ta bir ada var, o ada da bizim adamız
KKTC Turizm ve Çevre Bakanı Fikri Ataoğlu, Celal Toprak’ın yaptığı Ekonomi Gazetecileri Derneği (EGD) Buluşmaları Kapsamında Clarion Hotel Golden Horn Hotelde 15 Ağustos 2017 Salı günü Ekonomi  Gazetecilerle Bir Araya Geldi.
Başkan Celal Toprak EGD Buluşmaları konsepti hakkında Bakan Fikri Ataoğlu ve Heyetine kısa bilgilendirme yaptıkdan sonra Bakanın sunumunu kısa tutarak soru-cevaplarla ilerlemenin daha verimli olacağını teklif ederek hiperaktif bir toplantı olmasını sağladı.
Akdeniz’in en önemli turizm destinasyonu olmasına rağmen, büyük bir turizm potansiyeline sahip Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti, haketdiği turizmin istenilen seviyeye gelmesi için KKTC Turizm ve Çevre Bakan Fikri Ataoğlu yeni bir tanıtımla faaliyetlerini sürdürüyor. KKTC Turizm ve Çevre Bakan Fikri Ataoğlu ziyaret etdiği seyahat acentalarında Yunan ada reklamları gördüğünü Kuzey Kıbrıs'ta bir ada var, o ada da bizim adamız' şeklinde herhangi bir reklam görmediğini, KKTC diye bir ada olduğunu belirterek, bu adaya sahip çıkılması çağrısında bulundu.
KKTC Turizm Bakanlığınca, her yıl için yüzde elli oran artımaıy hedeflerken Bu sene 1,5 milyon turist öngörüleri var. Ağustos ayına kadar 800-900 bin kişiye geldiklerini hedefi yakalıyacaklarını söyledi.
Bakan Ataoğlu, yaptıkları faaliyetlerden sonra, Rumlarla karşı mücadele verdiklerini ciddi kavgalar yaşadıklarını açıkladı.
Dünya Sağlık Turizm Konseyi içerisindeki yerlerini alırken karşı karşıya kaldıklarını, sağlıkla siyaseti karıştırmamalarını ve kendilerinin de üye olmalarını böylelikle Kuzey Kıbrıs 54’üncü üye ülke, Güney Kıbrıs 55’inci üye ülke olduklarını, sayelerinde Dünya Sağlık Konseyi içerisinde yerlerini aldıklarını ifade etdi.
Basın mensupların sorularını cevaplıyarak ilerleyen toplantıda bir gazeteci arkadaşın sorusuna karşı, İzolasyon ve ambargoların kalkmasıyla ilgili KKTC’de yaşayanların yapacak hiçbir şeyi olmadığını, “Ambargoların kaldırılmasıyla ilgili yapmaya çalıştığımız herhangi bir hareket olursa, 300-400 bin nüfus dediğimiz nüfus, ana vatanın önünde bir takoz olarak durur. Ana vatanın önünde takoz olma niyetimiz yok. 300-400 bin nüfus ne isek bu şekilde devam edebiliriz. Yeter ki ana vatanın önünde takoz olmayalım” şeklinde cevapladı.
KKTC'nin Lefke bölgesinde 1913-1974 yılları arasında bakır madeni işleten Amerikan kuruluşu Kıbrıs Maden Şirketi'nin (CMC), 10 milyon ton tehlikeli atığı kontrolsüz şekilde çevreye döktüğü Sorumuz üzerine üniversitelerle birlikde yürüttükleri çalışmalar sonucunda zehirli atıkların gömülmesi kararına vardıkları cevabı alıyoruz.
Yabancıların ülkelerine gelip yatırım yapmasıyla ilgili olarak;  “Biz kendi kendimize yeteriz, yeter ki biz adamıza sahip çıkalım” açıklamalarında bulundu.
Doğu bölgesindeki Dipkarpaz’da iyileştirme çalışmaları olduğunu, bölgede farklı bir turizm konsepti uygulanacağını, bölgedeki yerel yönetim ve  STK’lar ile yaptıkları görüşmeler sonucunda gelen talepleri değerlendirdiklerini, köy tarzı turizm yatırımı olacağını dile getirdi.
Konaklama hakkında "Geceleme oranında yüzde 42'lik bir artış var. 2016 ile 2017'yi kıyasladığımızda yüzde 50'lik artış hedeflemiştik ve yüzde 50'lik artışa son sürat gidiyoruz. Yatak sayımız 22 bin civarında. Hava ve deniz yoluyla gelen yolcu sayısında yüzde 12'lik artış var. Kara yoluyla girişlerde yüzde 11,3 artış var. Konaklamada ocak ve temmuzdaki doluluk oranı bir önceki yıla göre yüzde 28 civarında artmış."
 Ataoğlu, şu anda sağlık turizminden pay almaya başladıklarını ama hedefledikleri noktada olmadıklarını dile getirdi.
Bakan Fikri Ataoğlu, İsrailli turistler ile ilgili, "Türkiye üzerinden o kadar uğraş vermiş olmamıza rağmen başaramadık. Rum kesiminden şu anda getiriyoruz. Çok mu rahatım. Değilim. Her zaman her yerde olduğu gibi Rumlarla bir gün karşı karşıya kalacağımın bilinci içerisindeyim." dedi. Ayrıca direkt uçuş olayında sıkıntı olduğunu, direkt uçuşların denendiğini ama çok büyük cezalarla karşı karşıya kalındığını söyledi.
Yatırım için alınan arazi ve lisanslar sorusuna  "Arazilerde herhangi bir iptal yapılmış değil. Eylül ayına kadar bir süre tanındı. Bu süre sonunda ilgili firmaların almış oldukları araziler, şartsız, herhangi bir hak talep etmeden iptal edilip bunlar ihale usulüyle yeniden yeni yatırımcılara açılacak. İsimleri deşifre etmeyelim, yatırım yapmalarını istiyorum. Ben kimsenin elinden arazinin alınmasını ve başka birine verilmesini istemiyorum. Tek bir isteğim var; alan arkadaşlarımız bu almış oldukları arazilere bir an önce yatırımlarını yapsınlar, yatak sayımızı artıralım. Bafra Bölgesi'nde önümüzdeki ay sonu veya en geç ondan sonraki aybaşında eğlence mekânlarının oluşturulması planlanıyor. Bafra Bölgesi'nde bu yatırımlar gerçekleştirildiği takdirde ciddi şekilde turist ve istihdam yaratılacak."dedi
Suyun adaya gelmesiniyle hayatı canlandırdığını, Rum kesimine ihtiyac duyduklarında su verebileceklerini söylediğini aktardı.
Toplantı hatıra fotografı çekilerek sonlandı.
yilmazparlar@yahoo.com

14 Ağustos 2017 Pazartesi

Midwood’a inancı olanlarla işbirliği yapıyoruz-Yılmaz Parlar



Midwood’a inancı olanlarla işbirliği yapıyoruz.

Dünyada olmamız istenen on markada ilk adımı oluşturan Midwood, 505 dönümlük arazi üzerinde, 825 milyonluk bütçesiyle, 10 binden fazla istihdam yaratacak, “İstanbul Midwood Film Stüdyo Kompleksi içindeki konaklama ünitesi Midstay’in proje lansmanı ve temel atma töreni yapıldı.

Midstay’in temel atma töreni, 12 Ağustos  2017 Cumartesi günü Büyükçekmece’de gerçekleşti. “Türkiyen’in en az 10 dünya markası yaratmaya ihtiyacı var” sözüne ilk dünya marka olma iddiası taşıyan bu önemli yatırım  Midwood, Kompleksinde yer alan Midstay’in proje lansmanında Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet San yaptığı konuşmasında “inancı olanlarla işbirliği yapıyoruz.” Dedi.

Midwood temel atma törenine, Büyükçekmece Belediye Başkanı Dr. Hasan Akgün, Midwood A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet San, Midwood A.Ş. İcra Kurulu Başkanı Emin Günal, Midstay projesi  sahibi Burhan Akdağ, Siyaset, Sanat, İş dünyasının önemli isimleri ile elit bir davetli grup katıldı. Şehitlere saygı duruşu ve İstiklal marşını müteakip tören açılış konuşmasını, Midwood A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet San yaptı.

Avrupa'nın en büyük film stüdyosu Midwood İstanbul Film Stüdyo Kompleksi Midwood A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet San, Türkiye'nin en başarılı menajer ve organizatör olarak bilinen ismin yanı sıra sinema alanına geçişini İstanbul'da dev bir projeyle sinema sektöre geçiş nedenleri sıraladı.

Müzik ve etkinlik organizatörlüğe 1973 yılında başladığını, Michael  Jackson, Madonna'larla çalıştığını, Elizabeth Taylor, Sophia Loren sonraki jenerasyon Alain Delon, yeni jenerasyon Kevin Costner, Jean-Claude Van Damme, Hilary Swank   Ornella Muti, Ursula Andress, gibi isimlerle Celebrity Business işinde oyuncularla iç içe olduğunu, çok geniş bir yelpaze olan içine hepsini alan sinema için, Stüdyolar yapılırsa, Hollywood buraya gelir inancını taşıdığı anlatdı.
Amerikan film endüstrisi 1990'lı yıllardan sonra, Kanada'ya sonra Avrupa'ya, Türkiye'ye bile geldiğini, Argo, Taken, James Bond, Oscar alan filmlerin burada çevrildiğini, Tom Hanks  Yerebatan Sarnıcı konulu filmi Budapeşte'deki film platosunda  çekildiğini, Yerebatan Sarnıcı için Kültür Bakanlığın izin verdiğini ancak Yerebatan  Sarnıcı'nın müze müdürlüğün izin vermediğini, Amerikalı şirketin bununla ilgilenme ihtiyaç duymadan başka yere gitmesin kendisine  ilham verdiğini, film stüdyosu işiyle ilgilenme hikayesinin böylece başladığını söyledi.
Uygulamaya geçmek için mimarlık firması olan Emin Günal’a verileri vererek projeler üretilmeye başlandı. Sonra Proje arazi için Büyük çekmece Belediye Başkanlığıyla çalışmalarını anlatdı.
 “Toplam 40 bin metrekare 21 stüdyo var. Titanik  filmi bile çekilebilir. 17 tane açık set var. Bir film çekmek için gerekli ekipmanları Işık-kamera,sanat atölyeleri,set-grip malzemeleri ve post-production 150 milyon dolarlık ekip var.” Midstay projesinin yönetim kurul başkanı Burhan Akdağ’ı takdim etdi.

Deneyimli gazeteci, Televizyon programcısı, iş adamı Burhan Akdağ proje hakkında kısa bilgi verdikden sonra temel atma töreninde kendilerini yalnız bırakmayan dostlarına, protokola, davetlilere teşekkür etdi. Hocanın dua okumasyla birlikde, Temel atma butonuna basıldı. İnşaat alanına ilk dökülen harç ekranda yansıtıldı. Tören sorası Barbekü partide müzik eşliğinde, Sponsor Beşler sucuklarının lezzetiyle  davetliler neşeli rğlenceli keyifli zaman geçirdi. Tören Havai fişek gösterisiyle son buldu.
Midstay Gayrimenkul projesi firma sahiplerinden Elzem Abacı ile yaptığımız kısa söyleşide devre mülk şeklinde uzun yıllarca pazarlanacağının detaylarını öğrendik.
yilmazparlar@yahoo.com

11 Ağustos 2017 Cuma



Otelcilere Çağdaş Pazarlama 
İstanbul Otelciler Platformu (ISTOTEP)  9 Ağustos 2017 Çarşamba Günü The Sofa Hotel Nişantaşı Genel Müdürü Cantekin Temizer'in⁩ ev sahipliğinde  EXPEDIA workshop organizasyonu gerçekleştirdi.  
.
Başkanlığını Barış Türer’in yaptığı İstanbul Otelciler Platformun Radisson Blu Pera Hotel de ilki düzenlenen "Workshop Serilerin ikincisi Expedia" adıyla gerçekleşen toplantının açılış konuşmasını Duayen Turizmci Ali Güreli yaptı.
80’lerde inşaatla başlayıp 90’larda otel işine giren ve sektöre demir atan Ali Güreli  1983-1987’de Sabancı Grubu Temsa’da 3 yıl görev yaptığını, 1990 başında Marmara Grubu ile birlikte The Marmara’yı Akkor Grubu’ndan devraldıklarını böylece sektöre girdiğini, The Marmara Deneyimi, uzun yıllar Turistik Otelciler Birliği’nin Başkanlığını yaptığını, bu dönem içinde TURSAB ile Lütfi Kırdar Kongre ve Sergi Sarayını oluşturduklarını, Böylece Kongre turizmi başlattıklarını, 2004 yılında Nişantaşı Turizm A.Ş.’yi kurduğunu, 2005 yılında Sofa Otel’in yatırımına başladıklarını bir solukda özetledi.
Ali Güreli, Sorunların fırsatları birlikde getirdiğinin altı kalın çizdikden sonra Yapılacak işde mutlaka fark yaratılmasını her sektör gibi otelcilikde de bunun böyle olmasını vurgulayan sözleriyle turizmi çevreleyen açılımları yaptı.
EXPEDIA Bölge ve Eğitim Sorumluları kendi kuruluşların profilini çizdikden sonra, Turizmde, dijital mecraların önemi giderek artmakta olduğunu yeni ihtiyaçların doğması yeni çözümleri de beraberinde getirmesi, Otelcilerin dijital mecralarda varlık gösterebilmesinin ilk adımı web sitesinin gereğini açıkladılar. Böylelikle ziyaretçilerin rezervasyonlarını yapma ihtiyacını karşıladığını, online satış kanalı web sitesine entegre edilmesiyle, oteli inceleyen müşterinin, Diğer satış alanları, sosyal medya kanalları ve Booking, Agoda, Expedia gibi kuruluşlarla birlikde otel odaların eş zamanlı satabileceği platform olduğunu belirtdiler.
Ekibin strateji ile hızlı hareket eden modern pazarlama yardımcı olabileceklerini nasıl yürümek ye kadar her konuda, Gelişmekte olan teknolojinin fırsatları kadar zorluklar taşıdığından ölçme zorluğundan geleceğe uygun pazarlama ekibiyle daha etkin rehberlikle istenen potansiyele ulaşım sağlıyacaklarını anlatdılar.   
The Sofa Hotel Nişantaşı Genel Müdürü Cantekin Temizer 30 yıla yakın mesleki hayatında Swiss Otel-Hilton, Intercontinental, Ritz Carlton, Meptur, Dorak Holding, Figür MICE gibi yerlerde çalışmalarından sonra  The Sofa Hotel Nişantaşı Genel Müdürlüğüne gelişini kısa bir anekdotla Ali Güreli ile görüşmelerini anlatdı.
Turizmde istediğimiz hak etdiğimiz yerde olmamızın çözümlerini sıraladıkdan sonra markalaşmamızın şart olduğunu olumsuz olaylarla kriz yaşayan sektörün aldırmadan sebat içinde yoluna devam etmesi gereklerini izah etdi. 
İstanbul, Taksim merkezli olarak 2015 tarihinde kurulan İstanbul Otelciler Platformu (ISTOTEP) "Workshop Serileri 2 / Expedia" organizasyonun kapanış konuşmasını İstanbul Otelciler Platformu Başkanı Barış Türer yaptı. Tüm katılımcılara sponsorlara eğitim veren kuruluşa teşekkür etti. Eğitim Workshop devam edeceğini Turizm Sektörü faaliyet alanının temelini oluşturan otelcilik kolunun gelişimine fayda sağlıyacaklarını söyledi.

Göze çarpan sponsor standlardan Mira Gıda ortağı Ülkü Kahraman Houssein ile Mümessili oldukları Caffe Vergnano hakkında söyleşimizde 1882 yılından itibaren markalaşmış çeşidine Türk kahvesini ekleyerek her çeşit kahve ürettiklerini öğreniyoruz.

yilmazparlar@yahoo.com

28 Temmuz 2017 Cuma

TUROYD-ÇİN BTL Hospitality projesi İmzalandı-Yılmaz Parlar

Türkiye’ye Zengin Çin Turist akacak.


Türkiye ve Çin işbirliğinin turizmde önemli bir adım olarak değerlendirilen, TUROYD-ÇİN BTL Hospitality projesi İmzalandı.

Türkiye genelinde otel yöneticilerinin oluşturduğu Turizm Otel Yöneticileri Derneği (TUROYD) yeni kurulmasına rağmen çalışmalarına hız kesmeden devam ediyor, başarılı projelere imza atıyor.

Türkiye genelinde otel yöneticilerinin oluşturduğu Turizm Otel Yöneticileri Derneği (TUROYD) ile Çin'in en lüks otel zinciri WEI Retreat, Hotels - Preference ve Dormitory markalarını barındıran Çin merkezli BTL Hospitality, arasında ülke turizmini geliştirmek amacıyla 27 Temmuz 2017 Perşembe günü İstanbul Lionel Hotel’de işbirliği anlaşması imzalandı.
TUROYD Yönetim Kurulu Başkanı  Ali Can Aksu, Başkan Yardımcısı Murat Yumak, Turoyd Yönetim Kurulu Üyeleri, Mr. Philip WEI (BTL Founder ) , Mr. Mars MAO (BTL Culture Director), Mr. Klaus Petter LILLVIK (BTL Regional Director Eastern Europe), Semih Erken (BTL) katılımıyla Lionel Hotel Istanbul ev sahipliğinde yapılan toplantıda,turizm alanında hem yurtdışına turist gönderme hem de turist ağırlama konusunda dünyanın yeni büyüğü olma yolunda hızla ilerleyen Çin ile Türkiye’ye lüks segment ve münferit seyahat eden Çinli turistleri getirmek, gelen turistlerin konaklama ihtiyacını karşılamak, BTL’in bünyesinde yer alan BTL Akademi ile Türkiye’deki otel çalışanlarına ihtiyaç duyulan “lüks servis” eğitimlerini vermek konuları değerlendirildi.
Türkiye ve Çin işbirliğinin turizmde en önemli adımı olacak TUROYD-ÇİN BTL Hospitality projesinde konuşan Mr. Philip WEI (BTL Founder )
“Türkiye Çin açısından çok önemli. Çinli turistler her gün daha çok yurt dışına açılıyor. Kültürlerimiz benzer. İpek Yolu iki ülkenin topraklarından geçiyor. Çinliler için Türk Kültürü ve tarihi önemli. Önümüzdeki sene Çin de Türk yılı. Yüzlerce milyon Çinli yurt dışına açılıyor. Bu anlaşmanın büyük bir atılım olacağını düşünüyoruz. Çin turizmi değişiyor. Eskiden grup turları tercih edilirken, artık bireysel seyahat etmek istiyorlar ve niş destinasyonları üst segment konaklama tesislerini tercih ediyorlar.” dedi.
TUROYD Başkanı Ali Can Aksu ise yaptığı açıklamada “Odaklanmamız gereken iki Pazar var.Çin ve Hint pazarı. Bugüne kadar ülke turizmi olarak her türlü tavizi verdik. Avrupalı şu an politik olarak bizi tercih etmiyor. Biz farklı pazarlara bakmak zorundayız. Kısa vadede otelcinin yüzü gülüyor. Ancak uzun vadeli hedeflerle yürümeliyiz. “ dedi.

yilmazparlar@yahoo.com

23 Temmuz 2017 Pazar

54. Antalya Film Festivali-Yılmaz Parlar


Antalya Film Festivalinde Yeni Trend

Türkiye’nin ilk niteliğinde Uluslararası Antalya Film Festivali, Türk sinemasını kalkındırmak uluslararasında yüksek seviyelerde film yapımını desteklemek amacıyla festivali birleştirerek. Uluslararası Film Festivali olarak değiştirdi. Yeni açılan sayfayla Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Menderes Türel önderliğinde Belediye olarak Antalya’yı film sektörüyle, turizmle ve gastronomiyle anılan bir şehir haline getirmek hedefiyle, yola çıkdı.
 
54. Antalya Film Festivaliyle yeni bir kavram kazanacak Uluslararası Antalya Film Festivali’nin basın toplantısı Bosphorus Four Seasons Otel’de gerçekleşti.

Basın Toplantısına Festival Başkanı Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Menderes Türel, Antalya Film Forum direktörü Zeynep Atakan, Avrupa’da pek çok festivalin yönetiminde yer alan, uluslararası alanda sayısız başarıda imzası bulunan  film yapımcısı Mike Downey, kültür-sanat girişimcisi ve Saraybosna Film Festivali direktörü Mirsad Purivatra katıldılar.

Sorularımıza Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Menderes Türel, ve Antalya Film Forum direktörü Zeynep Atakan verdiği cevaplarda Çok mükemmel stüdyolar, sinema platoları, sinema vadisi kuracakalarını, endüstri 4.0 ile mükemmel kaliteli ürün elde edeceklerini, Film Marketing merkezlerden biri olma hedefine kilitlendiklerini açıkladılar.
 
Festivalin bu yılki önemli yeniliklerinden biri. Festivalin uluslararası alanda bir marka haline dönüşmesi, Avrupa’daki en önemli endüstri etkinliklerinden biri haline gelmesi, Antalya Film Forum” un büyümesi ve güçlenmesi.

Türk yapımlarına desteğini arttıracak olan Forum, 200’e yakın alanında uzman sinema profesyonelini, Türkiye’deki sinema profesyonelleriyle buluşturmayı hedefliyor. 

Basın toplanrısında, Festival Başkanı Antalya Büyükşehir Belediye Başkanı Menderes Türel özetle “ Bu yıl festivalin yarışma bölümünü tamamen uluslararası hale dönüştürüyoruz. Ulusal ve uluslararası yarışmayı birleştirerek daha güçlü bir yarışma programı gerçekleştireceğiz. Türk sinemasının dünyaya açılımına katkı sağlayacağız. Artistik direktörlügünü Mike Downey’nin üstlendigi yarısmada, dünya sinemasının ustalarından olusan bir seçki yer alacak. Bu seçkide olan tüm filmler, aynı zamanda Türkiye prömiyerini yapacaklar.  Festival, geleneksel kortej ve gala gösterimleriyle Türkiye’deki sinema profesyonellerini ve sinemaseverleri yeniden biraraya getirecek. Galalarda, Türkiye’den ve dünyadan en ilgi çeken yapımlar ve bu yapımların yönetmenleri ile oyuncuları yer alacak.Yemek bölümleri ve çocuklar için hazırlanan özel bölümler, Antalya halkını festivalin bir parçası haline getirme misyonunu bu yıl daha da güçlendirecek. Çocukların vizyonlarını gelistirmek, sanat ve sinemayla sıkı baglar kurmalarını saglamak için önemli bir fırsat yaratacak olan -Çocuk Bölümünde çocuklara özel film gösterimleri düzenlemenin yanı sıra,  atölyeler ve sürpriz konuklarla sohbetler düzenlenecek.Yemek bölümünde ise, gastronomiyle ilgili seçilen dört film izlendikten sonra, dört ünlü sef bu filmlerden ilham alarak hazırladıkları tadım menüsünü katılımcılara sunacaklar.” dedi.

Film Forum Direktörü Zeynep Atakan “ Forum  3 yılda büyük gelişmeler gösterdi. Pek çok Türk yapımına ve sinemacıya destek verildi. Bu yıl, forum daha da büyüyecek, forumda yarışacak filmlere 450 bin lira destek verilecek.” Şeklinde   açıklamalarda bulundu.
Artistik Direktör Mike Downey, “Sanat, sevginin yanında insanlığın en büyük göstergesidir. Festivalin dünya sinemasına ulaşmasını, uluslararası yazarların dikkatini çekmesini ve Antalya halkını merkeze almasını istiyorum. Dünyada en iyi sinemacılara ulaşmamız gerekiyor. Benim en önemli amacım film yapımcıları ile halk arasında iletişim kurmak.” Diyerek hedeflerini vurguladı.

Festival Danışmanı Mirsad Purivatra   “Herkes Antalya’yı biliyor. Burayı tanınan bir festival şehri yapma imkanımız var. Yabancıların Antalya’ya gelmesini sağlamamız gerekiyor. Antalya için güzel bir şey yapacağımızı düşünüyorum.”  Dedi.


yilmazparlar@yahoo.com



16 Temmuz 2017 Pazar

15 TEMMUZ 2017-Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş-Yılmaz Parlar

BAŞBAKAN YARDIMCISI KURTULMUŞ: “BU TOPRAKLARDA ÇOK İHANET OLDU AMA 15 TEMMUZ EN KARANLIĞIYDI”

Basın Yayın ve Enformasyon Genel Müdürlüğü’nün (BYEGM),  Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın teklifleriyle düzenlediği ‘15 Temmuz Anma Etkinlikleri’nin dördüncü gününde, Türkiye’de ağırlanan 350’yi aşkın yabancı basın mensubu, Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş ile bir araya geldi.

BYEGM Basın, Kültür ve Sanat Merkezi'ndeki toplantıda kürsüye çıkan Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş "Bu topraklarda tarih boyunca çok ihanet olmuştur ama 15 Temmuz’da gördüğümüz ihanet, en karanlık, en kanlı ihanetlerden birisidir. Asla bu ihaneti, bu ihanetin sahiplerini, bu ihaneti planlayanları, bu kanlı darbe teşebbüsünün arkasındaki elleri ve akılları unutmayacağız, unutturmayacağız" diye konuştu.

Kurtulmuş, 15 Temmuz akşamı 40 yıldır devletin içerisine saklanmış, milletin vergilerinden oluşan bütçelerle elde edilmiş olan imkanları milleti öldürmek için kullanan bir ihanet çetesiyle karşı karşıya kalındığının altını çizdi.

OHAL İnceleme Komisyonu'nun önümüzdeki haftadan itibaren başvuruları kabul edeceğini hatırlatan Kurtulmuş, bu komisyonu resmi bir çalışma yöntemi olarak benimsediği için Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin komisyona müracaatlar bitmeden başvuru kabul etmeyeceğini söyledi.

Kurtulmuş, yaptığı konuşmada, "Türkiye'de gerçekten 15 Temmuz'da ne oldu, bu darbe teşebbüsünün arkasında ne vardır, Türk halkı 15 Temmuz'da hangi saiklerle demokrasisine sahip çıktı, bunları yerinde görerek, ilgilileriyle konuşarak, halkla temas ederek her birinizin en iyi şekilde bilgi edinebileceğini düşünüyorum.” diyerek basın mensuplarının istedikleri şekilde araştırma yapabileceklerini ifade etti.

15 Temmuz'un dünya milletlerine karşı da önemli bir örnek olduğunu anlatan Kurtulmuş, 15 Temmuz 2016'daki destanın, dünyanın demokrasi tarihine armağan edilen bir kahramanlık destanı olduğunu ifade etti. 15 Temmuz'un bütün cepheleriyle aydınlatılması gerektiğini belirten Kurtulmuş, bu ihanetin dünya kamuoyuyla paylaşılması gerektiğine de işaret etti.

Kurtulmuş, "FETÖ’nün bir yüzüne baktığınız zaman, bir hayır kurumu olarak gördüğünüz, sanki eğitim kurumları olan, yardım kuruluşları olan, fakir fukaraya yardım eden kuruluş olarak zannedersiniz. Bütün dünyada da böyle. Ama esas bu maskeye gizlenmiş olan Türkiye'de devletin içerisine gizlenmiş, askeriyeyi, polisi, adliyeyi, eğitim kurumlarını ve daha birçok devlet kurumunu kuşatmış ve içinde oluşturmuş olduğu ağla devleti ele geçirmeye çalışan bir örgüttür. Bu örgütün aynı zamanda eline silah almaktan çekinmeyeceğini biliyorduk ama bu kadar çılgın olacağını hiç kimse tahmin edemezdi. Bu anlamda terörün her türlüsünü kullanabilecek bir terör örgütüyle karşı karşıyayız" açıklamasında bulundu.

"O gece yaşananlar tam manasıyla gerçekti" diyen Kurtulmuş, kontrollü darbe söylemlerine “El insaf, bunu söyleyenin azcık aklının olması lazım ama ondan önce vicdanının olması lazım" diyerek karşı çıktı.


FETÖ ile mücadelenin hukuk çerçevesinde yapıldığının altını çizen Kurtulmuş, son derece şeffaf bir süreci sürdürüyoruz. Bundan inşallah yüz akıyla çıkacağız. Amacımız, bu örgütün içinde olan, irtibatlı olan, bunlarla yardımlaşma içerisinde olan herkesi Türkiye Devleti'nin içerisinden temizlemektir. Suçu olmayan hiç kimseye de haksızlık yapmamaktır" açıklamasında bulundu.

Konuşması sonrasında yabancı basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Kurtulmuş, gerçeklerin bütün dünyaya aktarılması için BYEGM’nin yaptığı bu organizasyonun çok kıymetli olduğunu vurgulayarak Basın Yayın ve Enformasyon Genel Müdürü Mehmet Akarca’ya teşekkür etti.


Akarca da kendisini ağırlamaktan büyük memnuniyet duyduğunu belirterek, Kurtulmuş’a darbe girişimi gecesi bombalanan Meclis duvarlarından düşen mermer parçalarıyla hazırlanan kartlardan takdim etti ve Başbakan Yardımcısı Kurtulmuş’un hükümet adına yaptığı açıklamalarının uluslararası basın heyeti için çok önemli olduğunu vurguladı.

yilmazparlar@yahoo.com 

16 Haziran 2017 Cuma

İstanbul Başkonsolosu Monika Schmutz Kırgöz'ın veda resepsiyonu-Yılmaz Parlar


Başkonsolosu Monika Schmutz’dan Buruk Veda
Orta Avrupa’nın Alp Dağlarında konfederasyon ülke Demokrasinin Pusulası Barış Ülkesi İsviçre’nin İstanbul Başkonsolosu Monika Schmutz Kırgöz başka yere atanması nedeniyle 14 haziran 2017 Çarşamba günü İstanbul Swiss Bosphorus Hotelde veda resepsiyonu verdi.

Resepsiyona, İstanbul Vali Yardımcısı İsmail Gültekin, Fener Rum Patriği Bartholomeos I. Bartholomeos, Türkiye Musevileri Hahambaşısı Rav İsak Haleva, Beşiktaş Belediye Başkanı Erdal İnönü, Fener Rum Patriği I. Bartholomeos, Türkiye Musevileri Hahambaşısı Rav İsak Haleva, Ermeni Patrik Genel Vekili Başpiskoposu Aram Ateşyan, Beşiktaş Belediye Başkanı Erdal İnönü, Brezilya İstanbul Başkonsolosu Paulo Roberto França, Romanya İstanbul Başkonsolosu Adriana Ciamba, Fransa İstanbul Başkonsolosu Bertrand Bushwalter,  Eski Galatasaray Spor Kulübü Başkanı Faruk süren, Alarko yönetim Başkanı Leya Alaton, AKUT Başkanı Ali Nasuh Mahruki Başta olmak üzere İş, ilim, sanat dünyasının ünlü kişileri istanbul’daki konsolosluklar, siyaset, ekonomi, diplomasi, akademi, cemiyet, kültür dünyası, idari makamlar, STK Başkanları, elit insanların oluşturduğu grup ve Türkiye’de yaşayan İsviçre vatandaşları katıldılar. 

İki Ülkenin ikili ilişkilerinin artan gelişimi ve ekonomik gelişimler için hız kesmeden çalışmalarına devam eden İstanbul Başkonsolosu Monika Schmutz Kırgöz veda konuşması yaptı.

İstanbul’u Türkleri, çok sevdiğini, her konsolosun İstanbulda görev yapma isteğini her platformda dile getiren Kırgöz, Hiçbir zaman burada geçen güzellikleri unutmıyacağını özetleyen sözlerin ardından İstanbul Vali Yardımcısı İsmail Gültekin, İstanbul Başkonsolosu Monika Schmutz Kırgöz’un bir Türk elçisi gibi görev yaptığı yerde de aynı sevgiyle sürdüreceğine inandığını ifade etdi.
Demokrasi, İnsan hakları, Siyasi ve askeri tarafsızlık geleneğini sürdürmeye devam eden Ülke İsviçre’nin İstanbul Başkonsolosu Monika Schmutz Kırgöz görevi esnasında Türkiye ile İsviçre arasındaki ticari- ekonomik ve diplomatik ilişkilerin olumlu bir tablo sergilenmesine olan katkısı kadar, sanat etkinliklerine imza atarak çok boyutlu performans sergiledi.

Swiss Hotel güvenlikden geçerken hemen arkamda İstanbul Başkonsolosu Monika Schmutz Kırgöz’un Eşi Yıldırım Kırgöz’u farketdim. Güvenlikde kurallara uyarak metal cihazlarını çıkartırken ben Güvenlik personeline Resepsiyon sahibi olduğunu hatırlatdım. Ancak Yıldırım Kırgöz asil davranış sergileyerek tam olarak güvenlikden geçti. Bu da ailenin nasıl bir asalete sahip olduğunun göstergesidir…
Türkiye’de 324’ün üstünde İsviçre firması faal 15 binden fazla kişiye istihdama katkı sağlamaktadır. 3 milyar İsviçre franktan fazla bir değerde yatırım gerçekleştiren İsviçreli yatırımcılar, Türkiye’nin MENA (Orta Doğu ve Kuzey Afrika) Orta Asya ülkeleri için mükemmel konumda yer alması İsviçreli iş adamların merceği altına girdiğini görmekteler. Türkiye’de yabancı yatırım sıralamasında İsviçre 27. konumdadır.
Bakanlık verilerine göre  2015 yılında Türkiye’nin İsviçre ile ikili ticaret hacmi, 2014 yılına nazaran % 1,2 artarak, 8 milyar 122 milyon Dolar olmuştur. Anılan dönemde ihracatımız 5,7 milyar Dolar, ithalatımız ise 2,4 milyar Dolar olarak gerçekleşmiştir.

İsviçre’de yaklaşık 60 civarında Türk firması bulunmaktadır. Ülkemizde İsviçre sermayesi veya İsviçreli girişimci ile ortak olarak kurulmuş firma sayısı ise 760 civarındadır.

 Bu firmaların büyük kısmı hizmetler ve imalat, diğerleri ise tarım ve madencilik alanlarında faaliyetlerini sürdürmektedir. 2015 yılında 380.338 İsviçreli turist ülkemizi ziyaret etmiştir.
İsviçre’ya ait spesiyalitelerin oluşturduğu zengin büfeden konuklar ağırlandılar.

İstanbul Başkonsolosu Monika Schmutz Kırgöz’e yeni görevlerinde başarılarının devamını dileriz.

yilmazparlar@yahoo.com