Kıbrıs’a Yatırım Atağı
Kıbrıs Amerikan Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Uğur Özgöker’in Yönetim kurul Başkanı olduğu, TKKTTOD Türk Kuzey Kıbrıs Türk Ticaret Odası genel kurulunda, Dernek üyeleri Kıbrıs’a yatırımlar yapılması için atağa kalkdı.
Güven tazeliyen Türk Kuzey Kıbrıs Türk Ticaret Odası yönetim kurulu; üyeleri ile birlikde, Kıbrıs’a ekosistem odaklı ekonomik yapı kazandırabilmek adına faaliyetlerini hızlandıracağı kararlığında 9 Mart 2019 Cumartesi günü Şişli’de bulunan Kıbrıs Evinde toplantı gerçekleştirdi.Toplantıya KKTC İstanbul Başkonsolosluk ticari ateşesi Cahit Kayıarslan'da katıldı.
KKTC için, gerek kamu tarafından gerekse ekonomi temelli kurum, sivil toplum örgütleri, araştırma enstitüleri, üniversitelerce çok çeşitli raporlar sunuldu. Sorunlar çözüm yolları, herkes tarafından biliniyor.
Kuzey Kıbrıs’ın temel talihsizliği ekonomik ağırlıkla beraber siyasi soruna sahip olması. Sürdürülebilir ekonomik yapısı olmadığı, sadece dış yardımlarla ve kamu sektörüyle ayakta durmaya çalışan Kıbrıs’ın, ekonomisi kadar, siyasi çözümüde zor.
Kuzey Kıbrıs’ın ekonomik büyüme performansı, Adanın diğer yarısı Rum kesimi güney ile kıyaslandığında; Ekonomik büyümesi istenen düzeyde olmaması, kişi başı gelirlerin diğer rum kesimden çok düşük olması gerçeğiyle sürdürülebilir olamayan ekonomi yapısı nasıl ve nereye evrilmeli. Bunlar genel kurulda tekrar tartışıldı.
Kıbrıs’ta sağlıklı, daha farklı ve istikrarlı bir ekonomik yapıya nasıl ve hangi şartlar altında ulaşılır, yaratıcı bir ekonomik çözüm, özel sektör geliştirme ve rekabet gücü kazanma stratejisinin ana eksenleri konuşuldu.
Milli hasılaya göre ithalatın ihracatın altı misline yakın şeklinde çok üstünde olduğu ve verdiği cari açık, kısır döngü ancak farklı stratejiyle mümkün.
Pek çok konu yatırımı dile getirildi. Kısa vade olarak, tarımın ağırlığının artmasını hedeflemekle dış dünya ile daha kuvveti bir ihracat bağlantısı mümkün olabileceği, Turizm, Eğitim, ve sağlık gibi sektörlerde iyileştirme ve yenileştirme için yoğun bir programa karar verildi.
Kapsamlı bir ekonomik stratejinin parçası olarak, doğru insan kaynağı politikaların uygulanması ve kalite sorunlarının çözülmesiyle beraber, özel sektörün gelişimini hızlandıracak bir ivme yaşanacağı bildirildi.
Yılın 12 ayı güneşten faydalanılabilen, ılıman iklimi, güzel sahilleri, eğlenceli hayatıyla ve tarihi eserlerin renovasyonuyla birlikde kültür miras zenginligiyle öne çıkan, gözde turistik destinasyonlardan Akdeniz’in üçüncü büyük adası Kıbrıs aslında tam bir tatil cenneti.
Konseptini lüks tatil gibi trendle zengin turistler hedeflendiğinde sağlık turizmi, yat turizmi, eko-agro turizmi ve konferans turizmiyle bütünleştirildiğinde kanımızca var olan mevcut yürüyen sektör ile daha çabuk ilerleme gösterebilir.
Yine söz edilen,sağlık sektöründe tüp bebek örneği gibi, yeni bir Maraş Bölgesi imarı, Enerji, finans ve altın ticareti gibi daha çok sektöre dikkat çekildi.
Türk Kuzey Kıbrıs Türk Ticaret Odasının yeni Yönetim Kurulu;
Genel Başkan Prof. Dr. Uğur Özgöker (Kıbrıs Amerikan Üniversitesi Rektörü), Genel Başkan Vekili Musa Karademir (DMW Uluslararası Diplomatlar Birliği Başkan Yardımcısı), Genel Başkan Yardımcısı Erdal Can Alkoçlar (Spektral Holding Başkanı), Genel Sekreter Halis Yılmaz (Amerikan Estetik Cerrahi Hastanesi Genel Koordinatörü), Üye Bülent Alıcı (Eser Oteller Grubu Yönetim Kurulu Başkanı), Üye Sevda Özgöker (Tüketici Derneği Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı), Üye Ekrem Uca (Gazeteci. Ekonomi Gazetecileri Derneği Yönetim Kurulu Üyesi), Üye Caner Yenersoy (Suoz Enerji Grubu Genel Koordinatörü), Üye Zehra Bilge Eray (Kıbrıs Kültür Derneği Genel Başkanı).
yilmazparlar@yahoo.com
SKAL ve Tarihi Pera
Wagons-Lits şirketine ait Orient Express ile Doğunun gizemine kapılıp İstanbul'a gelen, Avrupa'nın lüksünü İstanbul Pera semtinede taşıyan, Avrupalı zenginlerin oluşturduğu, Avrupalı turistler bölgeyi efsaneleştirdiler.
Turizm yatırımcıları kadar, döneminde, İstanbul sosyetesinin de giderek en gözde bölgesi olan tarihi Pera’da, SKAL İstanbul Kulübün yaptığı geleneksel aylık toplantıda, anekdotlar paylaşıldı.
Başkanlığını Ata Eremsoy’un yaptığı, SKAL International İstanbul Kulübü, geleneksel aylık toplantısını, Genel Müdür Volkan Öksüz ev sahipliğinde, The Marmara Pera Hotelde gerçekleştirdi.
Toplantıya SKAL Uluslarası SKAL Dernekleri Türkiye Federasyon Başkanı Faik Alsaç, SKAL İstanbul kulübü Başkanı Ata Eremsoy, SKAL İstanbul Kulübü As Başkan Ayşe Önen, yönetim kurul üyeleri, Selma Tatar, Mustafa Yalçın, SKAL İstanbul Kulübü geçen dönem Başkanları Fatma Bahar Birinci, Sadettin Bülbül, GM - Marriott Hotels Global Satış Turkiye Genel Müdürü Seyhan Ayel Girit Elıte World Otelleri Zincir Genel Müdürü Ünsal Şınık, Başda olmak üzere, SKAL İstanbul Kulübü üyeleri, turizm üst düzey temsilcileri ve turizm dünyasının seçkin isimleri katıldılar.
SKAL İstanbul kulübü Başkanı Ata Eremsoy yaptığı kısa konuşması sonrasında Genel Müdür Volkan Öksüz’e kulübün geleneksel aylık toplantısına katkılardan dolayı teşekkür plaketini takdim etdi.
SKAL İstanbul kulübü Başkanı Ata Eremsoy tarihi Pera’nın seçkin otellerinden olan The Marmara Pera Hotelde, kendisi gibi, SKAL Dernekleri Türkiye Federasyon Başkanı Faik Alsaç, Elıte World Otelleri Zincir Genel Müdürü Ünsal Şınık’ın Müdürlük yaptığını hatırlatdı. Müjdat gezen ile geçen hafta içinde yaptıkları sohbetde The Marmara Pera Hotel öncesi binanın apartman olduğu ve katlarında Sinema-Tiyatro ve ses sanatcıların oturduğunu her gece birinin evinde parti verildiğini aktaran Başkan Eremsoy böylelikle bina genetiğinde yoğun enerji yüklü olması, bu şekilde başarılı çalışmalara vesile olduğunu dile getirdi.
Ordu Yardımlaşma Kurumu tarafından yaptırılan 24 katlı Etap Oteli'nin açılışı 1976 yılında yapılmış. Bir dönem Türkiye'nin en büyük 10 holdingi arasında
olan, subay ve astsubaylara emekliliklerinde sosyal güvence sağlamak üzere kurulan Ordu yardımlaşma kurumunun (OYAK ) hotel olarak hizmete soktuğu binanın renkli tarihi, SKAL Dernekleri Türkiye Federasyon Başkanı Faik Alsaç, Elite World Otelleri Zincir Genel Müdürü Ünsal Şınık, ve geçmiş dönem SKAL Başkanlarından, Sadettin Bülbül, tarafından anlatıldı.
Toplantı sonrası SKAL yönetim kurul üyeleri yönetim toplantılarını gerçekleştirdiler.
Orient Express yolcularının beklentilerini karşılamak üzere özel otel açılışlarıyla bölge değer kazanarak pilot otel bölgelerinden biri olan Pera bugünde yabancı otel yatırımcıların en gözde turizm bölgesi.
Belçikalı bir bankerin mühendis oğlu Georges Nagelmackers'in kurduğu Wagons-Lits şirketine ait, ilk seferini 1883'te yapan, 8 yataklı vagon, 2 salon vagon, 1 bar vagonu, 3 restoran vagonu ve 1 servis vagonu olmak üzere toplam 15 vagondan oluşan, Sirkeci Garı'nda her yıl düzenli mola veren tarihi Orient Express, farklı zamanlarda farklı farklı güzergahlar kullandı. Ancak Paris ve İstanbul, efsanevi trenin en ünlü istasyonları oldu. Kralları, asilzadeleri, siyasetçileri, edebiyatçıları, diplomatları, casusları Avrupa'nın bir ucundan diğer ucuna taşıdı.
yilmazparlar@yahoo.com
M.I.C.E. VE KIBRIS
Turizm fuarlarında, Ülke turizmini standında sergilerken vitrinin çok önemi vardır. 20-22 Şubat 2019 tarihlerinde İstanbul Kongre merkezinde 6.Kez turizm dünyasını buluşturan fuar Ace Of M.I.C.E. KKTC Standında; dünya’da deniz dibinden çıkarılıp birleştirilen, en eski 2300 yıllık Batık ticaret gemisinin replikası ( Orijali Girne Kalesi içindeki Batık Gemi Müzesinde) ve yanında bulunan Girne’den getirilen Amforalar, milat öncesi dördüncü yüzyıl tarihine şahitlik ederken coğrafyasında çok medeniyetin kültür mirasına sahip olduğunu anlatıyor.
Kuzey Kıbrıs adasını Turizm destinasyonunda önemli kılmak için ilk nedeni kültürün –kültür mirasın her ilinde, ilçesinde, köyünde varlık göstermesidir.
Akdeniz’in en önemli turizm destinasyonu olmasına rağmen, büyük bir turizm potansiyeline sahip Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti, hak etdiği turizmin istenilen seviyeye gelmesi için KKTC Turizm ve Çevre Bakan Fikri Ataoğlu tanıtım faaliyetlerini sürdürüyor. Her Turizm Fuarlarına ve etkinliklerine katıldığını ziyaret etdiği seyahat acentalarına yoğun bir şekilde Kıbrıs turizmini anlatdığına şahit oluyoruz.
Türk seyahat acantalarına sitem ederek, Yunan ada reklamlarını üzülerek gördüğünü Kuzey Kıbrıs'ta bizim adamız şeklinde herhangi bir reklam görmediğini dile getirerek Kıbrıs’ın kültürel tarihini, kültürel mekanları, anlatıyor. Her alternatifli her tür turizm çeşidine sahip Kıbrıs’ın tüm yıl sürecek turizm akışı için önem verdiği Kongre turizmde de hazırlıklı olduklarını yeterli alt yapıya sahip olduklarını dile getiriyor. Mücadele verdiklerini Rumlara ve engellemelerine rağmen hedefledikleri 1,5 milyon turist öngörüleri var.
Bakan Fikri Ataoğlu’nu haklı buluyoruz. Tarihine şehidine sahip çıkan Ülkeler varlıklarını sürdürür. Avustralya turistlerin Çanakkale’deki şehitlerini ziyaret etdikleri gibi Bizlerde Girne Karaoğlanoğlu şehitliğinde yatan yavrularımızı ziyaret etmeliyiz.
6’ncı kez kongre, toplantı ve etkinlik sektörünü bir araya getiren “ACE of MICE Exhibition by Turkish Airlines” fuarı açılışında bulunan Bakan Fikri Ataoğlu
“Ülkemizde kongre turizminin geliştirilmesi, teşvik edilmesi, uluslararası kongre ve toplantıların ülkemize kazandırılması, açısından ACE of MICE Fuarı önemli bir organizasyondur. Bakanlığımız, Ace of M.I.C.E fuarına 100 m2’lik bir alan üzerine kurulmuş Girne Kalesi’nin küçük bir modeli olan stantla ülkemizin en iyi şekilde tanıtılmasını sağlamaktadır.” Şeklinde açıklama yaptı.
Kıbrıs Atandını ziyaret etdiğimizde söyleşide bulunduğumuz, Bakan Ataoğlu, kongre, toplantı ve etkinlik organizasyonlarının düzenli bir şekilde artması gerektiğini, M.İ.C.E turizmi adı altında turist çekmek için Hindistan pazarında da çalışmalar yürüttüklerini, Hindistan’ın en büyük ilaç firmalarının yıllık bayi toplantılarını, Kıbrıs’da düzenlemeleri için anlaşmalar yaptıklarını, ayrıca kaliteli turist profilinin arttırılması ve yeni destinasyonlar yaratma maksadı ile THY işbirliğinde tanıtma ve pazarlama çalışmaları da düzenlediklerini söyledi.
Stand turizm görevlerinden Kıbrıs turizmi hakkında aldığımız bilgilere göre; Kıbrıs’ta gezilecek yerler arasında oldukça etkileyici eserler var. Lefkoşa’da Surlariçi dediğimiz bölge, herkesin mutlaka görmesi gereken yerlerin başında. Lefkoşa’da Venedik Sütunu, Girnekapısı, Selimiye Camii, Osmanlı ve İngiliz dönemlerinden kalma mekanlar. Girne’de Eski Liman, Girne kalesi, Karaoğlanoğlu Şehitlik, Bellapais Manastırı, St.Hilarion Kalesi ziyaret edilebilir. Karpaz’da Apostolos Anderas Kilisesi
yilmazparlar@yahoo.com
Turizm Promoteri Göksenin İleri
Türk turizmine renk katan, etkili çok katkı sağlıyan, kültürel folklor etkinlikleri ile yerli-yabancı turistlere, kültürel turizmin en iyi performanslarını sergileyen, kültür turizmin temalarını sentez yaparak sunan, Anadolu Folk Topluluğu Yönetim kurul Başkanı Turizm promoteri Göksenin İleri ile, etno-folklor potansiyeline sahip müze niteliğindeki değerli mekanında, turizmde yeni trendler, yeni hedefler, projeler hakkında söyleşi gerçekleştiriyoruz.
Kültürünü muhafaza eden şehirler, her zaman turizm cazibe varlığını sürdürebiliyor, yaşıyabiliyor. Ancak yeni modern teknoloji tuzağına düşerek, kültürünü unutan şehirler, turizm destinasyonundan uzaklaşıyor.
Dünya çapında en gelişmiş endüstri, rekreasyon amaçlı seyahat eylemi olan, turizmin son yıllarda en iyi ürünü, kültürel-folklor argümanları olarak önceliği alıyor.
Aşırı arama çıktısı ve devlet sınırlarının kaldırılması çağında, kendimizi tanımamız ve tanımlamamız çok önemlidir. Kültürel folklor turizmi-festivalleri, bir ulusa özgü sosyal, etik, estetik, kültürel değerleri bütünleştirdikleri için bir simge olarak hareket eden, somut olmayan popüler kültürün en kapsamlı ve karmaşık unsurlarından birini temsil ediyor. Diğer insanların kültürünü ve yaşam tarzını bilmek, keşfetmek ve denemek isteyen çoğu turist bu simgeyi aramaya ve tatil ve seyahatlerinde keşfetmeye, devam ediyor.
Turistleri veya turizm gelişimini çekmek, bir bölgenin farkındalığını, imajını veya profilini yükselmek, folklorun temel anlamlarını kullanmakla mümkündür. İşte bu ritüelleri, el sanatlarını ve diğer yerel ifade kültür biçimlerini, müzik, halk dansları, yeme-içme biçimleri, beslenmesi, gibi daha pek çok dizi kültürel folklor veya folkloristik, fenomenlerin, akademik disiplin içinde sunumuna kendini adamış, ödül zengini, Göksenin İleri, sayısız turizm seyahat acentasının getirdiği gruplara, Türk folklorunu tanıtım hizmetini vermiştir.
Göksenin İleri’nin ilk hedefi, zihinlere önce folklorun bir sanat olduğu gerçeğini yerleştirmek. Bunun içinde Çalıştaylarına devam ediyor. Yine bununla ilgili, yakın tarihde, Ankara’da gerçekleşecek, çalıştay hazırlığı içinde.
Eylem olarak folklor argümanı, folklor performansı üzerinde olduğu ampirik düzeyde insanlar ve irfan arasında gerçek entegrasyon için anahtar durumundadır..
Bu folklorun sosyal temelini, irfanın sosyal ilişkilerde gerçek yeri ve iletişimsel etkileşimde kullanımı açısından kavram yapmaktadır.
Performans teorisinde geçerli ve faydalı bir perspektifin, çeşitli kültür ve dinamikleri mevcut olan, folklorun halk ve irfanın bir sentez içerdiği unutulmamalıdır. Folklor organik bir fenomendir. Bir bilgi, bir düşünce tarzı veya bir tür sanat varlığıdır.
Folklor sanatsal bir süreç olarak, herhangi bir iletişimsel ortamda bulunabilir; pitoresk folklor, görsel, kinetik veya mim- dramatik oyunlar gibi küçük gruplar halinde sanatsal bir iletişimdir folklor. Yani Folklor Sanatdır.
Seyahat güzergahlarına eklenen çevresel cazibe, folklor kültürü gittikçe daha fazla katalizör oldu. Turist, kültürel folklorun yaratıcı dengesine odaklanarak, dairesel sistemini tanımasıyla, Ulusu, yöreyi, halkını daha iyi anlamaya çalışmaktadır.
Folklor, sözlü iletişim ve davranışsal örnek yoluyla büyük ölçüde yayılan geleneksel sanat, edebiyat, bilgi ve pratiktir. Halk gelenekleri, müzik yapmak, dans etmek, giyim, mimarisi, sanat, zanaat, hikayeleri, bilmeceler, şarkı sözleri olan özel etkinliklerle, eşsiz bir turizm ürünüdür.
Planlama ve kapsamlı bir modele dayanması gereken, bu etkin turizm ürünü iyi kullanan, duayen isim Göksenin İleri, Turizm Oskarı olarak bilinen Skalite ödülünü ilk alanlarından biri.
Festivaller ve özel etkinlikler toplulukların yaşamlarında önemli bir rol oynamaktadır. Yerel halk, hemde ziyaretçiler için önemli etkinlikler ve harcamalar sağlarlar. Yerel toplulukların turist imajını ve sosyal bütünlüğünü arttırırlar. Olayların arka planı ve içeriği çeşitlidir. Ancak en çekici olanı gastronomi ya da gelenekleri, folkloru ve el sanatlarını besleyenlerdir. Çok sayıda ekonomik ve eğlence içerikli olayın ortaya çıktığı otantik folklor ve mutfağa sahip çok medeniyetin hüküm sürdüğü, Etno-kültürel ve etno-folklor potansiyelli Anadolu bu çeşit açısından çok zengindir.
Kazancıyla, bu folklorik objeleri çeşitli yörelerden, müzayedelerden, elde ederek mükemmel koleksiyona sahip Göksenin İleri’nin Cibali’deki mekanında eski İstanbul sokak evleri ve sokak satıcıların aletleri, araçları mevcut. Yurt dışında da Türk sokağı-Sokak satıcıları altında gastronominin en güzel hizmetini veriyor.
Turizme katkı sağlıyan Göksenin İleri gibi isimlerin çoğalmasıyla Ekonominin umut beslediği turizm haketdiğimiz yerlere geleceği gerçeği unutulmamalıdır.
yilmazparlar@yahoo.com
GTD EMITT Fuarda Tek Vücut
Gürkan Boztepe’nin Başkanlığını yaptığı Gastronomi Turizmi Derneği (GTD) üyeleri, TÜYAP İstanbul Fuar ve Kongre Merkezinde, 31 ocak -3 şubat 2019 tarihlerinde düzenlenen 23. EMITT Doğu Akdeniz Uluslararası Turizm ve Seyahat Fuarı “Parlayan Yıldız Gastronomi” konulu panelinde bulunarak, Turizme hizmet için tek vücut olduklarını gösterdiler.
Yoğun ilgi gören panelin moderatörlüğünü GTD Başkanı Gürkan Boztepe üstlendi. Farklı disiplinlerden ve sektörel uzman panelistler; Dilara Koçak, Ali Akgün, Ebru Nurluoğlu, Cem karakuş gibi isimler sunduğu bir dizi sunum, gastronomi turizm sektörünün talep ettiği mevcut ve gelecekteki bilgi ve becerileri ele aldı.
Uygarlık tarihinin izlerine Türk tatlarında, lezzetlerinde, ilahilerinde, ninnilerinde rastlamak mümkün. Zengin, orijinal, benzersiz, kendine has özellikleri bulunan, çok renkli, böyle bir kültürel sermaye zenginlik, asılı kalmamalı tanıtılmalı. İşte bu amaçla Gastronomi Turizm Derneği (GTD) varlık gösteriyor.
Türk mutfağının kültürel miras olarak geleceğe taşınması ile birlikde yerel kültür zenginlerin tanıtılması ve turizme kazandırılması amacı ile Türk Turizmine hizmet vermek hedefli Gastronomi Turizm Derneği (GTD), gastronomik unsurların turistik destinasyonlara değer katan çalışmalarını sürdürmeye devam ediyor.
Bu panelin görünmeyen ana teması, İş Yaratma ve Sürdürülebilir Kalkınma Hedefleri doğrultusunda girişimciliğin teşviki olduğudur. Gastronomi turizminin iş yaratılmasına ve girişimciliği teşvik etmeye katkısı yadsınamaz. Bu turizmin muazzam bir istihdam kaynağı olması ve bunun çarpan etkisinin gastronomi gibi diğer sektörler üzerinde etkisi olduğu gerçeğinden kaynaklanıyor.
Turizm, kalkınma düzeyine bakılmaksızın, bir ülkenin ve kültürünün istihdamına ve uluslararası takdirine katkıda bulunan GSYİH'ya önemli bir katkıdır. Turizm, ülkelerdeki diğer ürün ve hizmetler için artan talepler için itici güç olarak hizmet verebilir ve tedarik zincirinde kalitenin iyileştirilmesini ve ilgili değer yaratılmasını tetikleyebilir.
GTD’nin bu değerli çalışmaları, yüksek kaliteli gastronomi turizmin uluslararası çapta olması çabalarının yanı sıra girişimciliği teşvik etmek için gerekli çerçevenin oluşturulmasındaki en son gelişmeler, farklı ekosistemleri, gastronomi turizminin değer zincirinin bir parçası olan girişimlerle birleştirmeyi amaçlamaktadır.
Gastro-turistlerin taleplerini karşılamak için gereken yetkinliklere ışık tutmasının yanı sıra, girişimciliği teşvik eden, yeni başlayanları birbirine bağlayan ve dezavantajlı grupları işgücü piyasasına daha iyi entegre eden ortamların oluşturulmasını da teşvik edecektir.
Ayrıca, sektörün dijitalleşmesi sosyal medya kullanımı gibi konular yer alan panelde yeni fırsatları analiz etme bilgilerine sahip kılmak, birlikde deneyim alışverişini teşvik etmek, iyi uygulamaları belirlemek ve turizm gelişiminin bir faktörü olarak gastronomi turizmini teşvik etmek amacı oluşturuldu.
Gastronomide israfın önlenmesi, gastronomi turizmin insan mutluluğuna katkısının konuşulduğu panelde yemeklerin tüketimdeki bilinen yanlışları-doğruları konuşuldu. Doğrular doğrultusunda, bir yerin kültürünü ve yaşam tarzını tanımak için önemli bir unsur haline gelen, bölge genelinde istihdam yaratmaya ve yeni fırsatların yanı sıra sürdürülebilir kalkınma hedeflerine katkıda bulunma yeteneği olan turizmin parlayan yıldızı gastronomi turizmin önü açıldı.
Turizmin somut olmayan kültürel miras olarak potansiyelinden, henüz kullanılmadığı için üzüntü duyulan Gastronomi Turizmini istenilen seviyelere çıkarmaya hedefli GTD Başkanı Gürkan Boztepe, hepimizn aynı gemide olduğumuzu hatırlatarak, sektöre doğrudan ilişkili kurumların temsicilerine ve başkanlarına da söz vererek son derece hiperaktif bilgi içeren panel gerçekleştirdi.
Gürkan Boztepe’nin Başkanlığını yaptığı Gastronomi Turizmi Derneğinin, 2019’da San Sebastian’da gerçekleşecek olan UNWTO Dünya Gıda Turizmi Forumunun, gelecek yıllarda ülkemizde yapılması için, emek sarfedeceği ve başaracağı inancındayız.
yilmazparlar@yahoo.com
EMITT 2019 İlgimizi Çeken Standlar
Katılım ve ziyaretci bakımından yoğun ilgi gören fuarda ziyaret edebildiğimiz bazı standlardan; B2B online randevu sistemindeki alıcı ve katılımcıyı bir araya getiren platformuyla, sektörde, dünyada benzerlerine örnek teşkil eden, TravelShop Turkey hemen ilgimiz çekiyor.
TravelShop Turkey Genel Müdürü Murtaza Kalender ile yaptığımız kısa söyleşide ; Son 3 senedir olduğu gibi bu sene de EMITT Fuarı yetkilileriyle yapılan anlaşmayla Hosted Buyer alım heyetlerini TravelShop Turkey firması üstlenmiş. 100’den fazla ülkeden 4200’e yakın Hosted Buyer’ın başarısına imza atmış.
Bunlar, Düğün Planlayıcı, M.I.C.E & Event Organizatörü, Sağlık Turizm Firması,Tur Operatörü, Gastronomi, Leisure & Travel gibi sektörel çeşidinin bir kısmını teşkil etmektedir.
Murtaza Kalender “Ana tur operatörleri, Seyahat Acentası, TURSAB Türkiye Seyahat Acentaları Birliği, ASTA Amerikan Seyahat Acenteleri Derneği üyesi, ETOA Avrupa Tur Operatörleri Birliği, ATTA Adventure Travel Derneği ve WRTA Dünya Dini Seyahat Derneği üyesiyiz. Ayrıca, dünyanın en eski ve en büyük uluslararası ekoturizm derneği olan Uluslararası Ekoturizm Derneği'nin üyeleriyiz.” şeklinde üyeliklerini sıraladı. Kalender “TIES, toplulukları, korumayı ve sürdürülebilir seyahati birleştiren küresel bilgi ve savunma kaynağı olmayı hedeflemektedir.
Türkiye, Mısır ve Yunanistan'da farklı noktalara 800'den fazla tur, 2000 Otel, 500 Villa ve 200 Yat Turu sunuyoruz.” Yaptıklarını özetledi.
Ayrıca “Turlarımız ve güzergahlarımız 6000'den fazla turistin görüş ve eleştirilerine göre hazırlanmaktadır. Mevcut turları daraltmak için her bir e-posta, faks ve geri bildirim formunu dikkate aldık ve beklentilerinizi karşılamak için yeni turlar geliştirdik.” Şeklinde bilgileri alıyoruz.
22-26 Mayıs 2019 tarihleri arasında Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyetinde 200’e yakın seçkin ve nitelikli Düğün Planlamacıları ve M.I.C.E organizatörlerinin katılacağı elit bir organizasyon düzenleyeceklerini öğreniyoruz. Böylelikle, Murtaza Kalender Kıbrıs’ta B2B WorkShop etkinliği yapıp devamında da Kıbrıs Tanıtımı yapacaklarını belirtti.
Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyetinde bulunan Akmına Travel’ın ürün ve satış Müdürü Hülya Kurmuş, TravelShop Turkey Genel Müdürü Murtaza Kalender ile işbirliği içinde Hedeflerinin dünyadaki en lüks ve kapsamlı bir araya getirerek Kıbrıs’ın ve Türkiye’nin çok iyi bir destinasyon olduğunu anlatmak olduğunu, düğün planlayıcılarının aramış olduğu bir çok nitelik ve özelliklerin daha da fazlasının Ana ve yavru vatanda olduğunu söyledi.
Uluslararası Türk Kültürü Teşkilatı tarafından 2018 Türk Dünyası Kültür Başkenti ilan edilen Kastamonu standında TURSAB Yönetim Kurul Başkanı Firuz Barbaros Bağlıkaya’yı ziyaret ederken buluyoruz.
Geleneksel tatil tarzının getirdiği monotonluk ve bıkkınlık özellikle batının rağbet tatil tarzı. Doğayla iç içe, sporun ve dinlenmenin bir arada yaşandığı tatil anlayışını kapsayan Kastamonu gerçekden keşfedilmemiş destinasyon.
Yörenin, özgün giyim-kuşamı, halk müziği, zengin yerel mutfağı vs. kültür potansiyeli günümüze değin korunarak gelmiş örnekleriyle dolu. Hora Valla kanyonu, ve pek çok kanyon, şelalelerin, patikaların mevcut olduğu milli parkta planlanmış bölümlerde ve güzergahlarda çeşitli rekreasyonel kullanım olanakları mevcuttur. Doğa yürüyüşleri, tırmanma, manzara seyri, kırsal yaşam aktivitelerine katılma, eğitsel amaçlı doğa turları rekreasyonel olanakların başlıcaları arasında sayılabilir.
Atatürk’ün ayrı bir yeri var, Kastamonu’da. Şapka müzesi köşesinde Atamızın şapkaları dikkatimizi çekiyor. Kastamonu kalkınma vakfı Müdürü İlknur Aynan’dan bilgi alarak şapkayla görüntü veriyoruz.
Gakkoşlar şehri tabiriyle Elazığ standında İl kültür ve Turizm Müdürü Ahmet Demirdağ’dan önce Harput’u soruyoruz. Ahmet Demirdağ Türklere geçen, Harput ve civarını, Türkler kale ve askeri şehir konumundan çıkarmış, Osmanlı imparatorluğu döneminde kültür, sanat ve ticaret merkezi haline getirmiş. Mektep - medrese, camiler, hanlar, hamamlar, çarşılar, alim ve sanatkarlar ile ünlü Harput, örf, adet, gelenek ve görenekleri, törenler, türkü ve maniler, halk tecrübesini yansıtan halk hekimliği, geleneksel el sanatları ve halk oyunları, mutfağı vb. milli kültür içerisinde kendine has özelikleriyle ön plana çıkmıştır.
Turizm Müdürü Ahmet Demirdağ, Kültürel yer ve mekanlar hakkında istediğimiz bilgiye müzeden başlıyor. “Müzede Keban ve Karakaya Baraj projeleri kapsamında yapılan yüzey araştırmaları ve kazılar sonucunda bulunmuş olan Paleolitik Neolitik, Kalkolitik, Tunç(Proto Huri-Hitit), Demir, Urartu, Helenistik, Roma, Bizans, Selçuklu, Artuklu ve Osmanlı dönemlerine ait çok sayıda ve çeşitli eserler, bölgeye ait özgün el ürünü halı kilimler ile yöreye ait kültürü tanıtıcı nitelikteki etnografik malzemeler sergilenmektedir. Koç ve at şeklindeki mezartaşları ile çeşitli dönemlere ait kimi taş eserler bulunmaktadır. Harput (Süt) Kalesi, Ulu Cami, Sara Hatun Camii, Kurşunlu Camii, Esediye (Aslanlı) Camii, Alacalı Mescit, Arap Baba Mescidi ve Türbesi, Ahi Musa Mescidi ve Türbesi, Meryem Ana Kilisesi Cemşit Hamamı, Hoca Hasan Hamamı, Dabakhane.”olarak sıralıyor.
Elazığ mutfağı hakkında valiliğin hazırladığı koca bir kitabı görünce, oldukça zengin yemek çeşitlerine sahip olduğunu ve 150’ye yakın yemek çeşidin bulunduğunu öğreniyoruz. Müdür Demirdağ “Üç öğün yemeğin dışında kuşluk yemeği ve özellikle yatsılık denilen pestil, ceviz, orcik, meyve gibi yiyeceklerin bulunduğu sofralar açılır. Geleneksel Elazığ (Harput) mutfak kültürü, Türk mutfak kültürünün izlerini taşır. Sofra adabından yemek çeşitlerine kadar halen geleneksel özelliklerini koruyabilen Elazığ mutfağında; tarihi Oğuzlara kadar uzanan tutmaç, umaç aşı anamaşı, kara kavurma gibi yemekler halen varlığını sürdürmektedir.” Bilgileri alıyoruz.
Sinop standında Amazon (Savaşcı kadınlar) Yaptıkları showlarla yoğun ilgi gördüler.
yilmazparlar@yahoo.com
ZİLLİ ÖKÜZ ANFAŞ FUARDA
Aşcıların Anfaş Fuarda Önemi
Gıda turizminde aşcıların rolü ve turizm sektöründe gıda turizminin yükselişini nasıl artırabilir?
Gıda Turizmi Destinasyonları, gıda turizminin, sürdürülebilir bir turizm ürünü sunma konusunda büyük bir potansiyel olduğunu fark etmeye başladı. Gıda turizmi otel ve turizm işletmelerinin büyümesine yardımcı olacak olumlu bir takım etkileri vardır.
Gıdaya olan ilgi, giderek artmakta, sonuçta gıda turizmini yeni küresel eğilime dönüştürmekte sayısız eşsiz yemek deneyimiyle daha da artmaktadır.
Yemek turizmi; Yaygın turizmden farklı olarak, mutfak deneyimine odaklanır. Sadece gezi yerine yerel kaynaklı yiyecek ve içecekler, yerel, bölgesel veya ulusal mutfağı, mirası, kültürü, geleneği yansıtan yiyecek ve içecekleri öğrenen, takdir eden ve veya tüketen herhangi bir turizm deneyimi anlamına gelir.
Yeni deneyimler arıyan turist yerel kültürü deneyimlemek istediğinde tatile gider. Trend analisti; artan otantiklik eğilimleri ve kaliteli bir deneyime sahip olma gereksinimi nedeniyle, yemeğin turistin bir varış noktası deneyiminin önemli bir yönü olduğu görüşündedir.
Antalya Anfaş Fuar alanında 16 - 19 Ocak 2019 tarihleri arasında tek çatı altında gerçekleşen, 30. Uluslararası Konaklama ve Ağırlama Ekipmanları, ve 26. Uluslararası Gıda ve İçecek İhtisas fuarında Türkiye Aşçılar Federasyonu (Tafed) ve Antalya Gastronomi ve Eğitimciler Birliği’nin (AGEB) düzenlediği etkinlik programları turizme önemli katkıda bulundu. “869 Yerliyse Yeriz” konseptli organizasyon içerisinde workshoplar, paneller ve bölgesel genç aşçı yarışların yemek yarışmaların bu rekabet yoluyla uluslararası alanda ayırt edilme ve Türk mutfağının gastronomi ve yerel ürünlerinin elçisi olacak üst düzey şefler olma şansına sahip kıldı.
Dünya mutfağında daha iyi bir yaşam kalitesini teşvik etmek; kendine özgü yemek kültürlerini vurgulamak; daha iyi sağlık ve sürdürülebilirlik için eğitmek; yaratıcılığı beslemek; turizm standartlarını iyileştirmek; ve gastronomik yeniliği teşvik eder niteliğindeydi.
Düzenlenen yarışmalarda parlayan şefler, gastronomi, kültür, mutfak sanatı ve turizm alanlarında bölgedeki liderlere, farklı gıda, kültür, sanat ve sürdürülebilir turizm varlıklarının potansiyelini ortaya çıkardı.
Genç aşçıların etkileyici performansının yanı sıra güçlü ve eşsiz avantajlarıyla donanmış, gastronomi bölgesi Antalya-Akdeniz, rekabete ilişkin olarak, bölgesel otoritenin sadece Türkiye gastronomik zenginliklerini sergilemekle kalmayıp aynı zamanda yeni yetenekleri sergilemek için bir fuar haline getirdiği bir etkinlik oldu.
Gıda turizmine ilgimizi şekillendiren trendlere bakıldığında harcanabilir gelir ve harcama kalıpları, Tüm dünyada popülasyonların artan etkisi, tüketici harcamaları üzerinde derin bir etkiye sahiptir. Tüketiciler gelirlerinin daha büyük bir kısmını hazır gıda, gurme ürünler, dışarıda yemek ve bazı sağlık ve etik yararları olan yiyecekler için harcarlar.
Dünyayı yalnızca bir önceden tanımlanmış, kalıtsal kavramlar kümesi üzerinden görmek değişti. Çok kültürlülük artık tüketicinin günlük yaşamında günlük bir kavram haline geldi. Tüketici yeni deneyimler için arzu arttıkça, otantik' restoran deneyimi daha da önem kazanıyor. Orijinallik, gıda kökeni için basit, bölgede köklü, doğal, ahlaki, güzel ve insanla ilgili, tümüyle gıda turizmi için yapılmış olan yiyeceklerle ilgileniyor.
Sonuç olarak, yiyecek ve içecek daha önemli hale geldi ve bazı sosyal gruplamalar arasında daha yüksek önceliğe sahip oldu. Gıda, bir varış yerinin yeni kültür başkentidir. Yiyecek, yavaş yiyecek veya hızlı yiyecek olsun, kaliteli bir ürün olmalıdır.
Turizm Örgütlerin, yemek etkinliklerinin en popüler turizm ürünü olduğunu, ardından yemek pişirme sınıfı ve atölye çalışmalarının yanı sıra yerel yemek fuarlarını takip ettiğini gösteriyor.
Kanal V sunucusu Özge Törer ile birlikde yaptığımız özel söyleşide , otel ve turizm işletmeleri yemek turizmini teşvik etmek için ne yapabilir idi?
Yemek kültürel deneyimin ayrılmaz bir parçası olduğundan, bazıları gıda turizminin varış pazarlamasını desteklemede önemli bir rol oynadığına inanıyor. Mutfak deneyimi seyahat için gittikçe daha fazla odaklanılmaktadır. Binlerce yıl boyunca yoğun ilgi gören ancak yeni bir trend olarak farketdiğimiz gastronomi turizminde, otellerin, restoranların ve tur acentelerinin yetişmesi gereken içerik stratejisi ve geliştirmeye odaklanan bir dizi dijital pazarlama eğilimine ihtiyaç var.
Yemek turizmi büyüyen bir turizm cazibe merkezi olduğundan, oteller ve tur acenteleri, mutfağa odaklanan düzenli turlar düzenleyerek belirli ülkelerde belirli Türk mutfaklarını tanıtabilir olması Sunucu Özge Törer ile ortak görüşümüzdü.
Fuarda ilgimizi çeken yalnızca firmalara ve satın alma alıcılarına açık olan ziyaretcilerin deneyimlemek için Zilli Öküz markalı Anne köftesi adı altında organik katkı maddesiz hazırladığı hamburger köftesiydi. 26 Franchise verdiğini söyleyen firma sahibi yurt dışına açılarak Dünya markası olma hedefini açıklayınca Anfaş fuar ne cevherlere ev sahipliği yaptığına tanıklık ediyoruz.
yilmazparlar@yahoo.com